(1932-1997)
Karaman’ın geçmiş 50 yılı ve tanınmış kişilerini kaleme alan yazar.
29 Ağustos 1932 tarihinde Karaman’da doğdu. Pınarbaşılı bir aileye mensuptu. Babası Ali Bey, İmamoğlu Hasan Efendi’nin oğlu idi. Büyükbabası, 1928 yılında eşi ile gittiği hac farizasından geri dönememişti.
Annesi Emine Hanım da, Pınarbaşılı Hafız Mustafa SAKLAYICI’nın kızı idi.
Hasan Hüsnü, ailenin 5 . çocuğu olarak dünyaya geldi. Doğduğunda boyu küçüktü, sonradan da fazla büyümedi. Hayatının ilerleyen safhalarında “Güdük Hasan” diye yâd edilmeye başladı.
Babası 2 evli olduğu için kalabalık bir aile ortamında yetişti. 11 tane kardeşi vardı. İlk tahsilini Güneş ve Gazi Mustafa Kemal ilkokullarında gördü. Ticârete olan merakından ortaokulu 2. sınıfta bıraktı. 1955 yılına kadar babasıyla birlikte ticâret yapmaya başaldı.
Askerlik vazifesi, boyu gibi kısa sürdü (Trabzon’da 6 ay). Askerlik dönüşü 1 yıl Ankara’da askeri ihaleleler almak suretiyle müteahhitlik yaptı.
1956 yılında Karaman’da kasaplık yapan Mustafa TUZCU’nun kızı Şaziye Hanım’la evlendi.
1957’den 1962 yılına kadar abisi Ahmet Talat PINARBAŞI ile birlikte hububat, bakliyat, peynir ve bulgur ticâretiyle uğraştı. Daha sonra kireç üretimi ve sondaj işine başladı. Karaman ve köylerinde 431 kuyu açtı. Üç tekerlekli triportörlerden 10 adet alarak dolmuşçuluğa başladı. Anadol marka otomobil alarak bu işi sürdürdü.
Dolmuşçuluktan sonra tuğla, kiremit fabrikasının bürosunu devir aldı. 1969 yılında emlâkçılığa başladı. 1974 yılında işyerini belediyeye ait pasaja taşıdı.
Yaşadıklarıyla Karaman’ın geçmişine de tanıklık eden PINARBAŞI, bunların unutulup gitmemesi için etrafının da teşvikiyle bunları yazıya dökme kararı aldı.
Böylece Karaman’ı etlisinden sütlüsüne, tefçisinden sünnetçisine, sokağından caddesine, onbaşısından delisine, Elif’inden İrebişi’ne, kaymakamından belediye başkanına kadar kaleme aldı.
Yazıları önceleri Karaman’ın Sesi Gazetesi’nde tefrika hâlinde yayınlandı, daha sonra “Karaman’ın Geçmiş 50 Yılı ve Tanınmış Kişileri” adıyla kitap haline getirildi.
Kitabının giriş bölümünde kendisine 5 sayfa ayıran PINARBAŞI, ailesi, çocukluğu ve gençlik hatıralarından bahsetmiştir.
Kitabın nerede ve kaç yılında basıldığına dair bilgi bulunmamaktadır. Şu an nadir kitaplar arasında bulunan kitap, 292 sayfadan meydana gelmektedir. Kitapta çoğunluğu vesikalık olmak üzere kapağıyla beraber 51 siyah-beyaz fotoğraf bulunmaktadır.
PINARBAŞI, kitabında 126 şahsın müstakil biyografileri kadar Karaman’ın eski örf, adet, anane, meslek ve zanaatlardan da bahsetmiştir.
26 Şubat 1997 tarihinde vefat eden PINARBAŞI, Tülün, Figen, Hatice Okşan adında 3 kız, Levent ve Mustafa Bülent adında 2 erkek olmak üzere 5 çocuk sahibiydi.
Karaman belediye başkanlığı yapan ve Karaman Şehrengizi’ni kaleme alan Kâmil UĞURLU (d. 1942), PINARBAŞI’yı kısacık boyu ile oradan oraya koşan, devamlı üreten ve Karaman üzerine pozitif çalışmalar yapan etkili kişi olarak tarif etmektedir.
UĞURLU, “Karaman argosunu ve şehrin kıyılarında konuşulan hafif abartılı Türkçe’yi onun kadar güzel konuşan yoktu. Şehrin moral muhtarıydı. Her şey ve herkes hakkında söyleyecek bir şeyi vardı. Canlı arşiv diye bir şey varsa, işte Hasan PINARBAŞI oydu.” demektedir.
PINARBAŞI’nın Karaman için yaptığı önemli çalışmayı vefatından az önce bitirdiğinin altını çizen UĞURLU, Karaman’ın son elli yılını içine alan zaman zarfında şehrin gidişatına etkili olan kişileri ve olayları derlediğini, değerlendirdiğini ve yaptığı tespitlerinin daha sonra şehir üzerine araştırma yapacaklara kaynaklık edecek değerde olduğunu kaydetmiştir.
BİBLİYOGRAFYA:
Hasan Hüsnü Pınarbaşı, Karaman’ın Geçmiş 50 Yılı ve Tanınmış Kişileri, Karaman ?, s. IV-VIII; Kâmil Uğurlu, Karaman Şehrengizi, Konya 2007, s. 43.
Uğur ERKÂN