Karaman’ın Gödet (Güldere) köyünden bir düğün sahnesi:

Atlılar, atlılar değnek oynanacak!

Bu davûdî sesin sahibi köyün hocası Alî Hoca’dır.(1) Atı çok sever, bütün servetini at için fedâ ederdi.

Sese kulak kesilen atlılar atlarını düze sürmeye başlarlar. En öndeki atlı, büyükçe bir bayrağı taşıyarak, başı çeker. Davul ve zurna sesleri,  silâh seslerine karışır.

Köylüler ve civârdan gelen kalabalık, atlıları takip eder. Aralarında kimler yok ki; Barutkavranlı Deli Mustafâ, Feyzülreşâdlı (Sarıkayalı) Deli Halîl, Gümeli Tıraş Alî, Gövesli (Paşabağlı) Memiş’in Hasan, Gödetli Gök Hüseyin, Hâcı Mehmed’in İbrâhim, Gödetli Çolak Süllü, Gödetli Hayta Hasan ve daha birçokları…

Mektebin düzlüğünde atlılar iki takıma ayrılıp, oyuna başlarlar. Deli Halîl, “Haydaa bismillâh” der, atını rakip takıma doğru doludizgin sürer. 30-40 m yaklaşıp, Gök Hüseyin’in adını söyler ve onu meydana dâvet eder. Meydana çıkan Gök Hüseyin’e değneğini fırlatır, geri manevra yapıp atını kendi takımının olduğu sıraya doğru mahmuzlar. Gök Hüseyin de süratle onu takip etmeye başlar ve elindeki değneği Deli Halîl’e fırlatır. Bu kez Gök Hüseyin’i, Deli Halîl’in takım arkadaşı Gödetli Hayta Hasan karşılar. İkinci diziden çıkan Hayta Hasan, sırasındaki yerini almak için süratle yerine dönmeye çalışır. Bu defa Gümeli Tıraş Alî onu kovalar ve değneğini atar. Oyun böylece sürer.

Oyunda tecrübe ve ustalık konuşur. Rakip oyuncuya değnek isâbet edince temaşacılardan “Yaşşa helâl” tezahüratları yükselir.

Velhasıl değnekler havada uçuşur. Toz dumana karışır. Yeri gelir göz gözü görmez olur.  Kendilerini oyuna kaptıran oyuncuları bir ses durdurur: “Tamammm.” Bu ses Ali Hoca’nın sesinden başkası değildir. Dağılan kalabalık toplu halde düğüne giderek, bayrağı indirirler. Böylece düğün de bitmiş olur.(2)

Karaman’da cirit oyununun adı değnek oyunudur. Oyunda rakibin üstüne fırlatılan ince daldan yapılmış sopanın adı da “değnek“tir.(3)

O yıllarda Karaman’ın bağlı olduğu vilâyetin başında atları seven bir idareci vardır. 18 Nisan 1935 tarihinde Konya Valisi Alî Cemal Bardakçı(4) at ve atçılığın yayılması, atlı sporun gelişmesi için elini taşın altına koyar.(5)

Yeni kurulan Atlı spor klübüne yazılı 15 sporcu başlarında Vali Bardakçı olduğu halde Ermenak(6) ilçesine kadar bir atlı gezinti yapmışlardır. Karaman’dan başlayan bu atlı gezintiye buradan da on beş atlı iştirak etmiş ve otuza varan sporcular Karaman-Ermenak arasındaki doksan kilometrelik yolu üç günde almışlardır. Dönüş Ermenak-Hadım-Aladağ-Karaman yolundan yapılmıştır. (7)

Cirit oyunlarını da çok seven Vali, bu ata sporunun canlanmasına ve yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştur. 31 Kanunuevvel (Aralık) 1937 tarihinde Karaman’da icra edilen cirit müsabakalarına bizzât iştirak etmiş, galip gelenlere mükâfatlarını kendi eliyle takdim etmiştir. (8)

Bu arada atalarının izinden giden Karaman’ın Aşıran (Ekinözü) köyü sâkinleri, müsabakalarda derece yapan atlar yetiştirmeye muvaffak olmuşlardır.(9)

21 Mayıs 1938 Pazar günü Konya Valisi Ali Cemal Bardakçı ve Karaman Kaymakamı Celâl Ünseli’nin başkanlığında Karaman At Yarışları, At Meydanı’nda yapılmıştır. Yarışları 20 binden fazla izleyici takip etmiştir. Cirit müsabakalarının ardından yapılan yarışlarda 1. Koşuyu Aşıran (Ekinözü) köyünden Ömer Atçeken’in tayı kazanmıştır. (10)

26 Haziran 1938 Pazar günü yapılan 2. Koşuda Karamanlı Mehmet Atçeken’in “Mazlum” isimli atı ikinci ve 3. Koşuda üçüncü olmuştur.(11)

29 Eylül 1940 Pazar günü 1.800 metre ve tecrübe koşusu olan 3. Koşuya 4 at katılmış ve Karamanlı Hüseyin Aşiran’ın Aneze’si birinci olmuştur. (12)

Dünyada 1938 Eylülünden itibaren sancılı bir dönem başlar. Fakat bu vaziyet Karaman için bir fırsata dönüşür. Zira Paris, Roma ve İstanbul gibi tarihî şehirler açık tehdit altında idi. Savaşa aktif olarak girme ihtimâlinden ötürü İstanbul boşaltılmaya başlanmıştır. Trenler ile Anadolu’ya insanlar taşınmıştır.

10 Mayıs 1941 tarihinde Karaman, Binicilik ve Tatbikat Okuluna ev sahipliği yapmaya başlar. Karaman’da süvarilerin temel binicilik ve engel atlama eğitimlerinin yanında, zırhlı ve motorlu araç-silâh eğitimleri, hava savunma dersleri ve genel tatbikatlar da icra edilmiştir.

Savaş süresince askerî bir birlik olan Süvari Binicilik Okulu Karaman’a faaliyetine devam etmiş, barış antlaşmasının imzalanmasına müteakip 1946 yılında İstanbul Ayazağa’daki eski kışlasına geri nakledilmiştir.(13)

Öyle bir geçti ki zaman, cins atlılar gibi cins atlar da bir bir sahneden çekildi.

Yıllar sonra Türkiye Geleneksel Spor Dalları Federasyonu tarafından tertip edilen Atlı Cirit Türkiye Şampiyonası’nda Çeyrek Final müsabakaları Kâzımkarabekir’de icra edildi.(14) Uşak Binicilik İhtisas Spor Kulübü ile Erzincan İhtisas Atlı Cirit Spor Kulübü oyuncuları katıldı.

Sebep olanlara gönülden teşekkürler.

Bizi maziye götürdüler, unuttuklarımızı hatırlattılar.

Uğur ERKÂN.

______________________________________________________________________________________________________________________________________________

(1) Medrese eğitimi alan Gödetli Ali Hoca (doğumu: R. 1301/ M. 1885- ölümü:15 Kasım 1972) Karaman’ın bölge fetva emini idi. (Mehmet Ali Kırboğa, Karaman ve Konya Civarı Hocaları Silinmeyen Simalar, İstanbul 2012, s. 216).

(2) Ahmet Talat Duru, Karaman’ın Yakın Tarihteki Kültürü ve Gelenekleri, Konya 1999, s. 59, 60-61.

(3) Bazı yörelerde; “çavgan” veya “çevgen” de denilmektedir. Kavak ağacının; 100 cm uzunluğunda ve kuturu 2-3 cm olan düzgün dalları kesilir ve kabukları soyulup, kurutulduktan sonra, yaralanma riskini azaltmak için uçların sivrilikleri alınarak yuvarlatılırdı. Meşe dalından yapılanı iyi uçar, nişan alınıp atılması daha kolay ve rakibi vurma şansı yüksektir. Ancak rakibe zarar verme riski yüksektir.

(4) Doğumu: R. 1305/ M. 1889, Burhaniye, Balıkesir; ölümü: 1981, İstanbul. 1933-1938 yılları arasında Konya valiliği yapmıştır.

(5) Atlıspor kulübünün idâre heyetinde; Validen başka Ziraat Bankası Müdürü Şevket Akkan, Vilâyet İdâre Heyeti Azası Sadettin Balkolm, Hara Müdürü Kadri Dikmen ve Avukat Hulki Karagülle yer almıştır. Spor heyetine; Vilâyet Merkez Baytarı Selim Bey, Ekekon Başmuharriri Ziya Çalık ve Umum Meclis Azası Seyfi Hakkı Bey seçilmişlerdir. Mütehassıs müşavirler ise Doğumevi Baş Tabibi Dr. Halil Çıray, Kolordu Baş Baytarı Albay Ali Rıza Bey ve Süvari Binbaşısı Fahri Bey’den teşekkül etmiştir (“Atlıspor Kulübü: Heyetler Dün Seçildi”, Ekekon Gazetesi, 19 Nisan 1935, Sayı: 27, s. 2).

(6) Ermenek ilçesinin adı 1946 yılına kadar “Ermenak” olarak geçiyordu.

(7) Akşam Gazetesi, 14 Haziran 1935, Sayı: 5981, s. 5.

(8) At yetiştirmekle meşgul olan cemaatlara arşiv vesikalarında bazen “atçeken”, bazende “esbkeşân” isimleriyle rastlanmaktadır. Osmânlılar, Karaman topraklarını ele geçirmeden evvel atçekenlerin bir boy teşkilâtlarının olduğu ve Karaman beğlerinin onlara hüccet verdiği anlaşılmaktadır.

(9) Ekekon Gazetesi, 1 İkinci Kânun 1938, Sayı: 534-104, s. 2.

(10) Ekekon Gazetesi, 24 Mayıs 1938, Sayı: 534-224, s. 1.

(11) Ekekon Gazetesi, 27 Haziran 1938, Sayı: 534-552, s. 2.

(12) Ekekon Gazetesi, 1 Birinci Teşrin 1940, Sayı: 1479, s. 3.

(13) Volkan Uğur, Cumhuriyet Dönemi Türk Ordusunda Atlı Spor, Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Ankara 2006, s. 26, 27; Rıdvan Bal, Türk Kara Kuvvetlerinde Süvari Birlikleri (1920-1965), Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2006, s. 68, 69; Seyfettin Çalbatur, Süvari Binicilik ve Tatbikat Okulu Broşürü, XX. Yıl Hatırası 1923-1943, Karaman 1943, s. 21; Süvari Yarışma Grubu Broşürü, Kara Kuvvetleri Zırhlı Birlik Dairesi, s. 8.

(14) https://www.karamandan.com/Spor-Karamanda_75_yil_sonra_CIRIT-f62673.html (Erişim tarihi: 02.08.2018).